Teknoloji devi Apple, uzun zamandır üzerinde çalıştığı akıllı gözlük projesinde kritik bir donanım kararı aldı. Cihazın en büyük engeli olan sınırlı pil ömrü sorununu aşmak ve daha hafif bir tasarım sunmak amacıyla, iPhone’da kullanılan güçlü işlemcilerden vazgeçiliyor.
Şirket, yüksek performans sunan A serisi işlemcilerin yüksek güç tüketiminden kaçınarak, enerjiyi çok daha verimli kullanan Apple Watch teknolojisine yöneliyor. Bu stratejik değişiklik, akıllı gözlüğün günlük kullanım beklentilerini karşılaması için hayati önem taşıyor.
SiP Mimarisi Enerji Tüketimini %90 Azaltacak
Yeni rapora göre, akıllı gözlükte iPhone işlemci gücünün onda biri kadar enerji tüketen Apple Watch SiP (System-in-Package) mimarisi kullanılacak. Bu mimari, küçük bir alanda tüm sistem bileşenlerini bir araya getirerek verimlilik ve kompaktlık sağlar.
Özellikle Apple Watch Series 10’da kullanılan S10 çipi gibi düşük güç tüketen donanımlar sayesinde, gözlüğün temel işlevlerini şarj gerektirmeden gün boyu sürdürmesi hedefleniyor. Bu, kullanıcı deneyimini doğrudan etkileyecek en önemli faktör olarak öne çıkıyor.
Tasarımda Hafiflik ve Kısıtlı Batarya Kapasitesi
Apple’ın ilk nesil karma gerçeklik başlığı Vision Pro’nun aksine, akıllı gözlüğün çok daha hafif olması ve kullanıcı tarafından rahatça taşınabilmesi gerekiyor. Bu tasarım hedefi nedeniyle cihazın, 800 mAh seviyesinin altında, oldukça küçük bir batarya ile gelmesi bekleniyor.
Apple Watch çipleri, bu kısıtlı enerji kapasitesine rağmen cihazın kamera görüntülerini hızla işlemesini ve yapay zeka (AI) destekli özellikleri sorunsuz bir şekilde çalıştırmasını mümkün kılacak şekilde optimize edilmiştir. Bu, mobil cihazlarda güç yönetiminin ne kadar kritik bir mühendislik zorluğu olduğunu gösteriyor. Donanım seçimindeki bu radikal değişiklik, Apple’ın giyilebilir teknoloji alanındaki uzun vadeli hedeflerini yansıtıyor ve kullanıcı konforunu önceliklendirdiğini gösteriyor.
Pazara Sunum Tarihleri ve Entegrasyon Planları
Apple, akıllı gözlüğün ilk versiyonunu 2026 yılında ekransız bir model olarak piyasaya sürmeyi planlıyor. Bu ilk nesil cihazın, tam işlevsellik için iPhone veya Mac cihazlarla entegre bir şekilde çalışması bekleniyor.
Bu entegrasyon, asıl işlem gücünün ana cihazdan alınacağı ve gözlüğün bir yardımcı aksesuar rolünü üstleneceği anlamına geliyor.
Şirketin 2027 yılı için planladığı ikinci nesil model ise daha iddialı bir yapıya sahip olacak. Bu modelin, çift işletim sistemi desteği sunan ve ana cihaza daha az bağımlı olan bağımsız bir yapıya geçiş yapması öngörülüyor. Bu kademeli geçiş, Apple’ın hem teknolojiyi olgunlaştırmayı hem de pazar tepkisini ölçmeyi hedeflediğini gösteriyor. Giyilebilir teknolojiler alanındaki bu tür yenilikler, mobil bilişim kavramını yeniden şekillendirecek potansiyel taşımaktadır.
